22 Ekim 2011 Cumartesi

Bizi bırakma


Teyzem 2 gündür yoğun bakımda. Herkes bir ümitle bekliyor. Ben de.

Evde, hastanede ailemle birlikteyken ağlayamayan taş gibi duran ailenin mantıklısı olan ben dün gece barın ortasında ağlamaya başladım. Tutmaya çalıştıkça daha çok aktı gözyaşlarım. Dudağımı ısırdıkça daha çok özgürlüklerini ilan ettiler.

Insan sevdiği kimsenin üzülmesini istemez ölmesini ise hiç. Çok hasta birinin acılarının dinmesi için ölmesinin en doğrusu olduğunu düşündüğü zamanlar vardır. Çaresizliktendir. Diyecek yapacak bir şey olmadığı için. Ben bunu söyleyemiyorum. Ayşe’m o benim. Annemin kardeşi. Beraber büyüdüğüm aramızda 1 yaş fark olan kuzenimin annesi. Nasıl derim?

Daha halen ümidimiz var.

Ama ümitler tükendiği zaman asıl geride kalanlara yardımcı olmam gerek. Hep geride kalanları bildiğimiz için en zoru geride kalanlar içindir deriz. Öyledir herhalde bilmediğimiz bir taraf olduğunu düşünürsek.

Hastanede kaldığımız akşamın sabahında eve geldiğimde annem fenalaştı. Ben onun dizine yatıp ağlarken uyuya kalmak isterken annem benim dizime yatıverdi. Annem değil ben annemin saçını okşayarak uyuttum. Uyuturken annem bana “beni bırakma” dedi. Uyuyana kadar bırakmadım. Sonra üstünü örttüm.

Bugünlerde durumdan haberdar olan arkadaşlarım dostlarım bana omuz olmak istiyor. Ama benim omuz olmam gerekirken kendimi düşünemez haldeyim. Aileme destek olmak zorundayım.

Hayatta destek almadan bir çok zorluğu yendim ve alıştım desteksiz yaşamaya. Şimdi kafamı koyarsam bir dost omuzuna sanki gücümü kaybedecekmişim gibi geliyor. O yüzden ağlamak için bir bara gitmemi bekledi bünyem. Karanlıkta çaktirmadan kimse görmeden ağlamak istedi hücrelerim.

Daha once de kayıplarımız oldu ailecek. Ama küçüktüm ve benim bir şey yapilme şansım yoktu. Kimse de beklemiyordu. Şimdi her geçen gün büyürken yaşım benim de sorumluluklarım büyüdü.

No more drama dedik yazmaya başladım ama hayatın gerçeği beni tokatlarken, çiçekten böcekten bahsedemiyorum. Hatta hissettiklerimi yazıp rahatlarım diye düşünürken daha da fena oldum.

Son olarak, dün gece keşke başka bir nedenden dolayı tutamasaydım o gözyaşlarımı diyorum.

zerae

10 Ekim 2011 Pazartesi

Sevgili Beyaz Sayfam,


Uzun süredir karşına geçiyorum bir şeyler yazmak için ama ne yazacağımı bilemedim. Son zamanlarda hayatımın ne kadar gözler önünde olduğunu düşünerek geçirdim. Sanırım bu nedenle biraz sessiz kalmak istedim. 
Hem insanların yazdıklarımı okumasını istiyorum hem de benim hayatımdan bir şey bilmelerini ne kadar isteyip istemediğimi düşünüyorum.

Anlayacağın işler karıştı.

Bana diyeceksin normal olarak, o zaman hayatın hakkında yazma.Ben severim kendimi anlatmayı. Başıma gelen olayları işe yeni başlamış bir muhabir gibi anlatabilirim. Ama dedim ya artık insanların benim hayatımın detaylarını sanki daha az bilmeli.

Bunun nedeninin insanların olayları farklı anlamaları ,sormadan,konuşmadan olayları saptırmaları ve malesef empati yapma yeteneğinden yoksun olmaları. Bazen espiri olarak anlattığım şeyleri insanlar gerçek algılayıp garip hareketler yapabiliyor. Gerçekten ben artık insanların garip triplerini anlayamaz oldum. Hayatımı,ilişkilerimi daha yüzeysel yaşamaya başlayacağim böyle devam ederse. Şaka yapıyorsun,anlamıyorlar, ciddi konuşuyorsun dinlemiyorlar. Yorucu.

Bazılarına göre açık sözlüyüm mesela, bazılarına göre rahat.  Hiç bir hareketimin sonrasında düşünmüyor gibi yaşadığımı zannediyorlar bazen. Pervasız olduğumu mesela.

Daha espirili ve rahat yaşıyorum hayatımı bir süredir. Artık ota boka takılmıyorum. Kadınsal krizler yok hayatımda. Artık sorun, tartışma hiç yaşama taraftarı değilim. Işte tüm yanlış anlaşmalar bu nedenle. Rahat mısın o zaman kesin bir problem vardır sende.

Geçen gün çok yakın bir arkadaşımla birlikteydim. 15 senedir tanışırız.Bana döndü ve artık kendini sevmeye başlamışsın dedi. Değiştiğimi biliyordum ama daha güzeli bunun artık farkedilebilir olması. O kadar mutluyum ki bu durumdan anlatamam. Işte bu nedenle başıma gelen her kötü olayın bir güzel etkisi oluyor diye düşünüyorum artık.

O nedenle hayatın her getirdiğini kabul ediyorum. Isyanım yok artık.

Kendimi ve seni çok seviyorum ama en önemlisi bana her ne yaptıysan bile

SENİ AFFEDİYORUM.

zerae